EDEBİYAT İNCELEME

Kral Arthur, Şövalyeleri ve Kayadan Çıkan Kılıç

Parola Yayınları'ndan çıkan Kral Arthur ve Şövalyeleri - Kayadan Çıkan Kılıç kitabına küçük bir bakış attık.

Britanya mitolojisinin başlıca eserleri hangileri diye düşündüğümüzde aklımıza ilk Kral Arthur ve Yuvarlak Masa Şövalyeleri’nin gelmesi işten bile değildir. Sinemaya, televizyon dizisine, animasyona ve video oyunlarına defalarca uyarlandı ve her seferinde sıkılmadan beğeniyle izlenildi.

Peki hikayenin tam metnini hiç merak etmediniz mi? Evet şu ana kadar okuduklarımız hep bir yerlerinden kırpılmış haliydi. Türkçe olarak, Parola Yayınları’nın yayınladığı Maudre L. Radford’un kaleme aldığı Kral Arthur ve Şövalyeleri – Kayadan Çıkan Kılıç, orijinal efsanenin tam metin hali olarak öne çıkıyor. Biz de bu kitabı aldık ve dilimiz döndüğünce incelemeye çalıştık.

Kral Arthur, Britanya mitolojisinde en önemli karakterlerinden birisidir. Gerçekten Britanya Kralı olup olmadığı bilinmiyor. Bazı tarihçiler buna yürekten inansa da, Offa‘nın kayıtlara geçen ilk İngiltere Kralı olması ve Arthur’un kral olarak herhangi bir kaydı olmaması bu fikir ayrılıklarına sebep oluyor. Adı sadece mitolojide geçiyor ve bir kahraman olarak  karşımıza çıkıyor.

Hikaye, Arthur’un 15 yaşındayken, kuşaklardır herkesin saplandığı kayadan çıkarmayı denediği ama başaramadığı efsanevi kılıç Excalibur’u kayadan çıkarmasıyla başlıyor. Günümüz hikayelerinde de çokça kullanılan ‘Seçilmiş Kişi’ olgusu böylece ilk olarak burada başlıyor. Kılıca sahip olanın Britanya kralı olması gerekiyor fakat bu yeterli değil, ayrıca kraliyet soyundan da gelmesi gerekmektedir. Ama Arthur kraliyet soyundan gelmemektedir. Bu yolda en büyük destekçisi ve yardımcısı büyücü Merlin ona şöyle söylemektedir; “Kılıcı aldınız. Şimdi onu adaleti uygulamak için kullanın. Zorunda kalmadığınız zamana değin onu bırakmayınız.” Arthur ise; “Bir yandan al beni, öbür yandan at beni. Bu kılıcı aldığıma sevindim, ama bunu atıp fırlatma düşüncesi beni mutsuz ediyor” diyerek kılıcın kendisi için önemini vurguluyor. Büyücü Merlin hikâye boyunca bilgeliğiyle Arthur’a yardımcı oluyor.

Kahramanımız Arthur’un asıl macerası ise kral olduktan başlıyor. Herkesin eşit olduğu ütopik şehir Kamelot’u ve Yuvarlak Masa Şövalyelerini kuran ve Britanya’ya huzur, barış ve bolluk getiren Arthur, zor durumda kalan insanlara yardım ediyor ve çeşitli maceralara çıkarak, şövalyeliğin gerekliliklerini yerine getiriyorlar. Britanya’nın dört bir köşesinden insanlar Arthur ve şövalyelerinden yardım istiyor hatta bir seferinde başka bir krallığın prensesi bile kapılarına kadar geliyor. Arthur hiç kimseyi geri çevirmiyor ve yardımcı oluyor. Şövalyelerini zorlu görevlere gönderiyor. Arthur bilge bir kral olarak resmediliyor. Merlin’den yardım alsa da bilgeliği ile pek çok kral ve şövalyeye ilham veriyor. Gündelik sorunlardan, davalık durumlara kadar pek çok sorun ile bizzat o ilgileniyor. Adaleti o şekillendiriyor. Kamelot’un adaleti ve yuvarlak Masa Şövalyeleri’nin erdemi tüm Britanya’ya yayılıyor. İnsanlar onları örnek alıyor, seviyor ve dua ediyor. Diğer krallıkların şövalyeleri onlara hayran kalıyor.

Uzun bir süre işler Kamelot’da yolunda gitti. Ta ki Sör Modred’in ihanetine kadar. Arthur’un kız kardeşi Morgan le Fay’dan olan gayrimeşru oğlu olarak bilinen Modred , Kamelot’a isyan eder ve Camlann savaşında Arthur’un karşıısna çıkar. Bu isyana karşı Kral Arthur’un bir sözü vardır: “İsyancı olsalar da halkımı öldürmek zoruma gidiyor, kalbim çok isteksiz ve mutsuz.” Şövalye olsa da kalbi kinle dolu olan Sör Modred, Camlann savaşında Arthur’un ölümüne sebep olarak krallığın çöküşünün sebep olur.

Genel olarak baktığımızda ise gayet basit bir anlatımı olan, ağdalı ve süslü cümleler kullanılmayan bir eser görüyoruz. Hatta ‘Keşke çocukken okusaymışım, gayet heyecan verici bir deneyim olabilirdi’ diye düşündüm. Sonuç olarak gayet iyi bir eser, hikayenin aslını öğrenmek isteyenlere ve üzerinde çalışma yapmak isteyenlere bu orijinal metini tavsiye ediyoruz. Yıllarca dizi, film, animasyon uyarlamalarını izlediğimiz, video oyunlarının başında saatler öldürdüğümüz hikayenin tam hali oldukça tatmin ediciydi. Orta Çağ hikayeleri, şövalyelik, krallıklar ve şatolar bu tarz anlatımlar hoşunuza gidiyorsa kesinlikle bu kitabı edinmelisiniz.

  Kral Arthur efsanesi ile ilgili popüler kültür eserlerine de kısaca bakmak gerekirse;

  • Sihirli Kılıç Kamelot’un Arayışı (Quest for Camelot) adlı 1998 yılında ABD yapımı animasyon filmi vardır. Bende izlemiştim bu animasyon filmi aslında orijinal hikayeyle pek bir bağlantısı yok. Vera Chapman’ın “The King’s Damosel” adlı romanından uyarlanan, harika bir animasyon filmdir, izlenebilir.
  • Kral Arthur (Arthur and the Square Knights of Round Table) adlı çizgi dizi ise yine çocukkhen bayılarak izlediğim bir eserdir. 1966 tarihli Avusturalya yapımı. Yine yazıda bahsettiğim eserden esinlenerek yapılmış bir eser. Daha çok Kamelot parodisi tarzındadır ve olaya eleştirel yaklaşır. Biraz da şövalyeleri alaya almaktadır. Çocuklar için keyifle izlenecek eserlerdendir.
  • 2004 yapımı Kral Arthur (King Arthur) filmi yine aynı efsaneyi temel alarak oluşturulmuş, dijital çağdaki bir sinema eseridir. Filmin başlangıcında son yıllarda ki arkeolojik bulgulara göre konuya daha farklı yaklaştığından bahsedilir. Başrollerinde; Clive Owen, Ion Gruffudd, Keira Knightly oynamaktadır.

Merlin adında 2008 yapımı, Arthur’ un prens olduğu yılları ve yuvarlak masa şövalyelerini konu alan bir televizyon dizisi var. Kendisini o yıllarda keyifle takip ettim. Beğenerek izledim, tavsiye ederim. Kitabı okuduktan sonra hazine gibi değerli gelecektir. Unutmadan söyleyelim; her ne kadar aynı efsaneyi anlatsa da dizi orijinal hikayeyle farklılıklar göstermektedir.

[wp-review id=”13370″]

Yazar                   : Maude L. Radford
Çevirmen            : Yeşim Mısırcı
Türü                     : Mitoloji – Hikaye
Orijinal Adı        : Into the Water
Yayınevi              : Parola Yayınları
ISBN                     : 9786059011426
Çıkış Tarihi         : Haziran – 2014
Sayfa Sayısı        : 144

SATIN AL

Yorum Yaz

Yorum yazmak için tıklayınız